Gazze’de İsrail’in 26 binden fazla kişiyi öldürdüğü katliamın en büyük destekçisi olan ABD, bölgede körüklediği yangından ilk kez etkilendi. Önceki gün İran destekli gruplardan “İslami Direniş” isimli örgüt, ABD’nin Ürdün’deki Kule 22 üssüne insansız hava araçları (İHA) ile saldırı düzenledi. Yaşanan patlama sonucu 3 ABD askeri öldü, 8’i ağır 34 asker yaralandı. 7 Ekim sonrası çıkan çatışmaları ve kaosu bölgeye yaymak için çabalayan ABD, bu süreçte ilk kaybını vermiş oldu. Yaşanan hadise, 1953’te sona eren Kore Savaşı sonrası ABD Kara Kuvvetlerinin en ağır kayıp verdiği hava saldırısı olarak kayıtlara geçti. Misilleme sözü veren ABD Başkanı Joe Biden ise Cumhuriyetçilerin “Tahranı vur” ve Demokratların, “Çatışmayı körükleme” baskısı altında kaldı.
ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM), yaralanan 8 personelin daha üst düzey bakım için Ürdün dışına tahliye edildiğini ve Irak’ta tedavi göreceğini duyurdu. Açıklamada, “Saldırı, Ürdün Savunma Ağı’nın 22. Kule’sinde bulunan lojistik destek üssünde meydana geldi. Üsse konuşlandırılan yaklaşık 350 ABD Ordusu ve Hava Kuvvetleri personeli, DEAŞ’ın kalıcı olarak yenilgiye uğratılması için koalisyona destek de dahil olmak üzere bir dizi kilit destek işlevini yürütüyor.” ifadeleri paylaşıldı. Saldırının, ABD’nin Orta Doğu’dan çekilmesi yönündeki baskıların arttığı dönemde gelmesi dikkat çekti.
ABD’deki Cumhuriyetçi senatörler Lindsey Graham, John Cornyn ve Tom Cotton, sosyal medyadan İran konusunda sert açıklamalarda bulundu. Graham, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımlarda, Joe Biden yönetiminin İran’a karşı aldığı önlemlerin “başarısız olduğunu” savunarak, “Biden yönetimi “yapma” dediğinde, İranlılar ‘yapıyor”ifadesini kullandı. “İran rejiminin anladığı tek şey güçtür” paylaşımının ardından Graham “Şimdi İran’ı vurun” diye yazdı. Cumhuriyetçi Senatör John Cornyn de X üzerinden konuyla ilgili yaptığı paylaşımda, “Tahran’ı hedef alın” ifadesini kullandı. Cumhuriyetçi Senatör Tom Cotton ise X’den yaptığı açıklamada, söz konusu olaya verilmesi gereken cevabın “İran’ın terörist güçlerine karşı düzenlenecek yıkıcı askeri misilleme” olduğunu öne sürdü.
Demokratlar ise İran’a olası bir saldırının bölgede tansiyonu daha da körükleyeceğini belirterek Biden’ın çatışmadan kaçınması gerektiğini belirtti. Demokratlardan Kongre Üyesi Seth Moulton, “Caydırıcılık zordur, savaş daha kötüdür” diyerek misillemeye karşı görüş bildirdi. Bir diğer Demokrat Parti Kongre Üyesi Barbara Lee de “Şu anda gördüğümüz gibi savaş kontrolden çıkıyor. Bölgesel bir savaşa dönüşüyor ve ne yazık ki ABD ve askerlerimiz tehlikede” sözleri ile Biden’ın gerilimi tırmandıracak bir hareketten kaçınması gerektiğini savundu.
Saldırı sonrası Tahran yönetimi ise sorumluluğu kabul etmedi. İran’ın Birleşmiş Milletler (BM) Temsilciliği, ülkesinin, ABD’nin Suriye-Ürdün sınırındaki kuvvetlerine yönelik saldırıyla hiçbir bağlantısının olmadığını duyurdu. İran’ın resmi haber ajansı IRNA’da yayınlanan açıklamada, “İran’ın bu saldırıyla hiçbir bağlantısı yoktur. Çatışma, ABD kuvvetleri ve bölgedeki direniş güçleri arasındaki karşılıklı misillemedir” ifadesi kullanıldı.
Eski ABD Başkanı ve 2024 seçimlerinde başkan adayı olan Donald Trump da Biden yönetimini hedef aldı. Biden’ın zayıflığının ve teslimiyetçiliğinin” sonucunda saldırının gerçekleştiğini söyleyen eski ABD Başkanı, “Ülkemiz Joe Biden’ın başkomutanlığı ile ayakta kalamaz” dedi. 3 yıl önce İran’ın “zayıf, parasız ve tamamen kontrol altında” olduğunu savunan Trump, “Ben başkan olsaydım bu saldırı gerçekleşmezdi” dedi.
Saldırısı sonrası ABD’den 9 adet B-52 model bombardıman uçağı Güney Kaliforniya üssünden bölgeye doğru harekete geçti. Uçaklardan 3’ü İsrail’e, diğer 6 uçak ise bölgede faaliyet gösteren uçak gemilerine iniş yaptı.
İsrail’in Suriye’nin başkenti Şam’ın güneyindeki Sayyidah Zaynab Mahallesi’ne düzenlediği saldırıda en az 2 kişi hayatını kaybetti. Binanın ise İran Devrim Muhafızları Ordusu’na ait bir danışma merkezi olduğu ve saldırıda ölenlerin ise sivil olduğu kaydedildi.
ABD güçlerine insansız hava aracıyla (İHA) saldırı düzenlenen, Ürdün sınırları içindeki stratejik ABD üssü Kule 22, Suriye sınırındaki Tenef Üssü’ne çok yakın konumunda bulunuyor. Ürdün’ün en kuzeydoğu ucunda, Suriye ile Irak sınırında bulunan Kule 22, stratejik olarak önemli bir mevkide yer alıyor. Ürdün’deki ABD üssü, Suriye içindeki Tenef’te bazı muhaliflere ve kuzeyde ABD’nin diğer üslerine lojistik destek olmak, İran’ın bölgedeki faaliyetlerine karşı koymak için kullanılıyor. Üste yüzlerce ABD askerinin yanı sıra saldırı, nakliye ve eğitim helikopterleri ile zırhlı askeri araçlar yer alıyor. ABD, Tenef Üssü’nde Suriye rejimine destek veren İran’ın bölgedeki askeri faaliyetlerini sınırlamak amacıyla istihbarat faaliyetlerinde bulunuyor.
İran destekli gruplardan Yemen’deki Husi güçleri, Aden Körfezi’nde ABD’ye ait bir gemiyi hedef aldıklarını duyurdu. Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri, X sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada, ABD donanmasına ait “Lewis B Puller” gemisini “uygun bir deniz füzesi” ile hedef aldıklarını belirtti. Seri, söz konusu saldırının, Filistin halkına destek ve ABD ile İngiltere’nin Yemen’e yönelik saldırılarına karşılık vermek için gerçekleştirildiğini ifade etti.
